Çocuklar hep bize yeni kapılar açıyor.
Okuldan gelen yazı, yoğun ve sıkıntılı işgünümde, küçük bir fark yaratabilme şansı verdi bana. Küçük fark deyip geçmeyin, hepimizi dünyada tek yapan küçük şeyler var ve çok önemliler. Bacağımızdaki bir iz, matematiği anlama biçimimiz, düzgün fiziğimiz, çıkık kemiğimiz, parlayıveren öfkemiz, dudak kenarındaki bir benimiz veya fazladan 1 adet genimiz.
Bunların bazıları bize kolaylıklar sunuyor, kapılar açıyor, bazılarıysa hayat yokuşumuzu dikleştiriyor. Kolaylıklar bizi tembelleştirip dezavantajımıza olabiliyor, zorluklar bizi güçlendirip daha sıkı sarılmamızı sağlayabiliyor herşeye.
İnsani tarafımız zorluk yaşayana omuz vermeye eğilimli. Bazılarımızda ise bu özellik çok daha kuvvetli.
Adım Adım, sivil toplum kuruluşlarını (33 adet, büyükler rakamlara bayılırlar) biraraya getiren bir platform. Down Sendromu Derneği, artı biri* olan gençlere iş imkanları sağlanmasına yardımcı olan bir kuruluş. Omuz verme eğilimi güçlü üç kişi tarafından kurulmuş, Cahit Bey ve diğer gönüllü ve çalışanlarıyla şimdiye kadar 46 gence işe girmenin, ve birçoklarına bağımsız olabilmenin yolunu açmaya çalışan bir kuruluş. Gençlerin ve işyerlerinin artı biri avantaja çevirmelerine hizmet ediyorlar. Gençleri iş ortamı ile ilgili, iş ortamlarını down sendromlu gençlerle ilgili bilgilendiriyorlar. Görmüşler ki artı bire kucak açan işletmelerde, dayanışma önünde engel olmadığını bilmeyen bir sürü insanımız var. Bu eğitimler sonrasında kendi aralarındaki iletişimde de iyileşmeler oluyormuş.
Başak Hanım (STK sorumlusu) bu güzel yolda yürümenin yetmeyeceğini düşünmüş olmalı ki, koşucular bulmaya karar vermiş. An itibariyle bu koşucular sadece Avrasya Maratonu için 85 000 lira toplamış, hedef 150 000. 60 gence eğitim imkanı sağlanacak bu hedef gerçekleşirse.
Fotoğraftaki Erdi ve Senem, Aslı Hanım gibi eğitmenlerce, kendi imkanlarıyla işyerine gidip gelecek (Bomonti'den Göztepe'ye toplu taşıma ile giden arkadaşları var), yemeğini hazırlayıp yiyecek, kendi ayakları üzerinde durabilecek. Onlar aramızda daha bağımsız gezebildikçe bizim insan zenginliğimiz artacak. Bu uğurda Türkiye'de şu anda 3 000 gönüllü var. Yani toplam nüfusumuzun yüzbinde 4'ü, %0,004! Olsun. Başladıktan sonra nerelere varabileceğimizi kim bilir?
Sadece 3 hafta içinde olduğum bir konuda tahminimin üzerinde tebrikler, destekler ve bağışlar alıyorum. Bazen onlara mı kendime mi daha çok faydam oluyor emin olamıyorum.
13 Kasım Pazar günü küçük bir fark yaratabilmek için ben de koşacağım. Bu yıl yaptığım en önemli şey olacak bu. Böyle bir imkan bulduğum için çok şanslıyım.
Hepinize süper günler,
Cihan
*Down sendromu, genetik bir farklılık, bir kromozom anomalisidir. En basit anlatımı ile sıradan bir insan vücudunda bulunan kromozom sayısı 46 iken Down sendromlu bireylerde bu sayı üç adet 21. kromozom olması nedeniyle 47 olmaktadır. Down Sendromu tedavi edilmesi gereken bir hastalık değil, genetik bir farklılıktır. Hücre bölünmesi sırasında yanlış bölünme sonucu 21. kromozom çiftinde fazladan bir kromozom yer alması ile meydana gelir. (kaynak: www.downturkiye.com sitesi)
Okuldan gelen yazı, yoğun ve sıkıntılı işgünümde, küçük bir fark yaratabilme şansı verdi bana. Küçük fark deyip geçmeyin, hepimizi dünyada tek yapan küçük şeyler var ve çok önemliler. Bacağımızdaki bir iz, matematiği anlama biçimimiz, düzgün fiziğimiz, çıkık kemiğimiz, parlayıveren öfkemiz, dudak kenarındaki bir benimiz veya fazladan 1 adet genimiz.
Bunların bazıları bize kolaylıklar sunuyor, kapılar açıyor, bazılarıysa hayat yokuşumuzu dikleştiriyor. Kolaylıklar bizi tembelleştirip dezavantajımıza olabiliyor, zorluklar bizi güçlendirip daha sıkı sarılmamızı sağlayabiliyor herşeye.
İnsani tarafımız zorluk yaşayana omuz vermeye eğilimli. Bazılarımızda ise bu özellik çok daha kuvvetli.
Adım Adım, sivil toplum kuruluşlarını (33 adet, büyükler rakamlara bayılırlar) biraraya getiren bir platform. Down Sendromu Derneği, artı biri* olan gençlere iş imkanları sağlanmasına yardımcı olan bir kuruluş. Omuz verme eğilimi güçlü üç kişi tarafından kurulmuş, Cahit Bey ve diğer gönüllü ve çalışanlarıyla şimdiye kadar 46 gence işe girmenin, ve birçoklarına bağımsız olabilmenin yolunu açmaya çalışan bir kuruluş. Gençlerin ve işyerlerinin artı biri avantaja çevirmelerine hizmet ediyorlar. Gençleri iş ortamı ile ilgili, iş ortamlarını down sendromlu gençlerle ilgili bilgilendiriyorlar. Görmüşler ki artı bire kucak açan işletmelerde, dayanışma önünde engel olmadığını bilmeyen bir sürü insanımız var. Bu eğitimler sonrasında kendi aralarındaki iletişimde de iyileşmeler oluyormuş.
Başak Hanım (STK sorumlusu) bu güzel yolda yürümenin yetmeyeceğini düşünmüş olmalı ki, koşucular bulmaya karar vermiş. An itibariyle bu koşucular sadece Avrasya Maratonu için 85 000 lira toplamış, hedef 150 000. 60 gence eğitim imkanı sağlanacak bu hedef gerçekleşirse.
Fotoğraftaki Erdi ve Senem, Aslı Hanım gibi eğitmenlerce, kendi imkanlarıyla işyerine gidip gelecek (Bomonti'den Göztepe'ye toplu taşıma ile giden arkadaşları var), yemeğini hazırlayıp yiyecek, kendi ayakları üzerinde durabilecek. Onlar aramızda daha bağımsız gezebildikçe bizim insan zenginliğimiz artacak. Bu uğurda Türkiye'de şu anda 3 000 gönüllü var. Yani toplam nüfusumuzun yüzbinde 4'ü, %0,004! Olsun. Başladıktan sonra nerelere varabileceğimizi kim bilir?
Sadece 3 hafta içinde olduğum bir konuda tahminimin üzerinde tebrikler, destekler ve bağışlar alıyorum. Bazen onlara mı kendime mi daha çok faydam oluyor emin olamıyorum.
13 Kasım Pazar günü küçük bir fark yaratabilmek için ben de koşacağım. Bu yıl yaptığım en önemli şey olacak bu. Böyle bir imkan bulduğum için çok şanslıyım.
Hepinize süper günler,
Cihan
*Down sendromu, genetik bir farklılık, bir kromozom anomalisidir. En basit anlatımı ile sıradan bir insan vücudunda bulunan kromozom sayısı 46 iken Down sendromlu bireylerde bu sayı üç adet 21. kromozom olması nedeniyle 47 olmaktadır. Down Sendromu tedavi edilmesi gereken bir hastalık değil, genetik bir farklılıktır. Hücre bölünmesi sırasında yanlış bölünme sonucu 21. kromozom çiftinde fazladan bir kromozom yer alması ile meydana gelir. (kaynak: www.downturkiye.com sitesi)