Bu Blogda Ara

5 Eylül 2013 Perşembe

Sonbahar Neşesi

Makus talihli mevsim sonbahar, keyifli ve romantik havasına rağmen özellikle yazdan sonra ve kıştan önce geldiği için pek keyifsiz karşılanır. 

Bugünlerin gündemi de bir ilkbaharı kışa çevirecek gelişmelerle dolu. 

Sağlam sanılan iktidar, hem tutuculuk karşıtlarının hem hizmetin kuvvetli direnişiyle mücadele ederken, bizi ilgilendiren ama bu kadar da içinde olmamamız gereken bir savaşa iştahlanıyor. Nükleer sızıntılar, küresel krizler, inşaat sektörümüzün gelecek kaygıları cabası. 

Bunlar kadar ilgi çekmeyen ama zaman içinde hepimizin hayatını şiddetle etkileyecek olan çok önemli bir gelişme de basındaki yaprak dökümü. Doğanın aksine bizim basınımızda çürük ve köhnemiş yapraklar dalda kalıyor. 

Çok karamsar gözüken bu olayların neredeyse hiçbiri umutsuz olmayı gerektirmiyor. Savaş çığlıkları 1 Mart tezkeresi benzeri bir sonuç çıkarabilir, çevreye olan tehditler aydınlık ve kendisi için neyin doğru olduğunu gerçekten bilen bir "bencil nesil" tarafından düzeltilebilir. Ekonomik krizlerin sistemin kaçınılmaz yan etkileri olduğu düşünülebilirse de özellikle basındaki gelişmeler AK ve kara gazetelerin ayrışmasına vesile olabilir ki bunun faydasını torunlarımızın torunları bile görür. 

Ama bu satırların yazarının sonbahar neşesi daha ziyade yeni mevsime yeni bir şans olarak bakmasından geliyor. Muhtemelen hala Gezi'nin verdiği heyecanla...

Hepinize süper günler,
Cihan

1 yorum:

  1. İçindeki yaşam kıvılcımı hiç eksilmesin yavrum <3

    YanıtlaSil